
uzun süre uyumadığımda ya da uyumam gereken geceleri uyanık kalıp sabahladığımda yaşadığım o baş ağrısı..
dişçi koltuğunda geçirilmiş uzun saatlere eş değer sanırım (geçirdiğimden değil haa)
aklım fikrim gidiyor, mantıklı düşünme ortalamam azalıyor; göz bebeklerimin içi yanıyor. hele o göz altı torbalarımın şimesi yok mu !?!..
artık bunlara alışmam gerektiği fikrine kapılıyorum. geceleri salık verilmiş her türlü rivayete yoksunluk belirtisi gösteriyorum. bu yoksunluğu da kendimde görmeye başlarsam işte o zaman işim yaş!
bu arada yeni bir sebeb-i telif yazma vakti gelmişte geçiyor. çok önemli şeyler yaşadığımdan değil, sadece böyle olması lazım'''
karın doyuran edit: balla-petekli, karpuzlu-reçelli, ıspanaklı-börekli elleri dopdolu gelen bankacıya en derin sevgilerimle. numaratöründe numaran az, verdiğin krediler sağlam olsun innnşallahhh :)