central park'ı neden sevmeliyiz?

.

siyah beyaz bir jazz öğleden sonrası, new york, 2013.. *

iş bu yukarıdaki başlığı taşıyan yazımın üzerinden tam 5 yıl geçmişken, hüviyetini kaybetmiş olma olasılığı daha çok central park'ın. milyonlarca ayak tarafından defalarca çiğnenen bir olgunun bu kadar uzun süre ihtişamını korumuş olması bile topyekün bi' tartışma konusu. hal böyle olunca içinde bulunulan sürede sizi kendine hayran bırakan ve bunu defalarca tekrar eden yemyeşil parkın, sevilme nedenlerini düşünmeye başlıyorsunuz. soruyorsunuz insanlara, hayvanlara belki de. yüzlerine dikkat ediyorsunuz çoğu zaman. kırgınlıktan, bencillikten ve en önemlisi hissizlikten uzak onlarca duygu. bunların olmadığı bir sevgililik hali belki de..  



o yüce kitapta da bahsedildiği gibi bu parkta..

"işte o sebeptendir ki o cümleyi kuranın başrolde olması; diğer tüm güzel manzaraların, şahane müziklerin, en yağlısından süzme peynirlerin ve de tüm sincapların figüran olmasını makul kılar.."



..week 27 is over!