hamiş;
aslında bu sefer ki seyahatten bahsederken kullanacağım cümleleri çok fazla düşündüm. hatta hiç düşünmediğin kadar diyebilirim. o yüzden düşündüğüm hiçbir cümleyi değil de, sadece aklımdan geçenleri yazıyorum. baya bir fotoğraf var elimde, onlarla yazılacak bir çokta yazı elbet. sadece iş bu yüzden aklımdan geçenleri yazacağım diyorum ya, bakmayın siz bana duygumu da katıyorum..
ilk olarak tanıştırayım; bu şapkam alfonso. bütün seyahat boyunca onu ve beni bu şekilde çekilmiş onlarca pozda çokça göreceğiniz için böyle bir bilgi verme gereği duydum. o yok şimdi, kendisini gelirken orada bıraktım. "ben kalabilir miyim?" dedi; ayıpsın dedim. yeminle bak..
evet uzun süre önce planlanmış bir seyahatti bu. ucuza bulmak için çabalanan uçak biletleri, nerede kalırım acaba gidince merakları filan. hepsi geçti. geçti çocuğum yemin ederim geçti. gel sırtına havlu koyayım, baya bi' terlemişsin. viks sürüp gazete de koy anne! tamam yavrum gel. kıyamam sana..
pub kültürünün doğduğu ülkedir irlanda. insanları bir bununla övünürler (guinness ile birlikte tabi), bir de özgürlüklerini nasıl kazandıklarıyla. onlar; bir avuç toprağı kendilerine vatan yapabilmek için vermiştir mücadelelerini. en gururlu olanından hemde, en şerefli olanından. sadece bu yüzden bile saygın sonsuzdur kendilerine. öyleyse? bi pub'a gidelim birlikte..
böyle sokaklardan geçip gidilir dublin'de publara. bu bir gelenek filan değil, doğal bir olgunun gündelik hayata yansıması. irlanda insanı erken başlar içmeye. öğleden sonra ikindiye yakın saate başlar, yatsı namazından sonra da tutar evin yolunu. kültür bu ya, insanı da içine çeker o güzelim irish müziği. her pub'da yöresel müzikler eşliğinde içilen guinnessler filan. hayat ne güzel böyle..
bu irlanda'da ki ilk akşam yemeğim. tavuklu sandviçler yanında servis edilen güzel bir yeşillik ile başlangıç, sonrasında közlenmiş patlıcan, kabak ve domates eşliğinde, üzerine bolulu bir aşçının elinden çıkmış hissi verecek kadar bolca eritilmiş peynir, yanında da sandviçtekinden daha güzel bir salata daha. üzüm ve ananas müessemizin ikramı. afiyet olsun..
yükleyeceğim fotoğrafları seçerken bunu gördüm ve yüklemeden edemedim. guinness hakkında daha detaylı bir yazı elbette yazılacak; lakin o güzel akşam yemeğini şereflendirdiği için burada olmayı da hakediyor kendisi. (yazarın burada burnunun direği sızlıyor)
saat sanırım öğleden sonra ya üç ya da dört, beş yoktur! publar dolu. ben yemeğimi yerken içeriye giren herkes elinde bir guinnessle oturuyor koltuklardan birine. sonrası? sizi aşağı alalım..
bu fotoğrafları çekerken çok ama çok eğlendim. kostüm partisi kıvamında, suyu biraz fazla kaçmış hamur misali cıvık (cıvık bacım afedersin / bizimkiler dizisinde şirketteki çaycı amcaya ithafen), her ne olursa olsun neşeli..
bu ikisi çok fena :) ne kadar içtiler bilmiyorum ama çok eğlenceliler..
bir araya geldiklerinde daha bi' kuvvetliler. önüne gelenle sarmaş dolaş verilen pozlar, üzerilerindeki rahibe kıyafetinin altına giydikleri şortlar filan. burada ekranda görünen çıplak görüntüler sırasında kanalı değiştiren anne-baba giriyor devreye :)
bu kadar fotoğrafı çekebilmemin sebebi kaldığım hostelin bu barın tam üzerinde olması ve hostelden bara direkt bir iniş olmasıdır. yoksa pub pub gezdin diyemez kimse bana. havada gördüm şahitlerim var..
dublin'de okuyan oğlunu ziyarete gelmiş bir anne. normalde biz olsak üniversitede okurken yanımıza gelen annemizi şehrin gezilecek mekanlarına filan götürür, dışarıda da bi' yemek yer akıllı uslu evimize döneriz. ama işte bunların kanı kurtlu bacım, yerinde duramıyorlar ki! ille de pub, ille de..
guinness :)
gecenin ilerleyen saatleri. işlettiği pub'ı kapatmış, son sigarasını içen bir irlandalı. sahne artık onun. geç oldu kalkalım biz artık..
- yahu sahne adamın dedik girme araya!!
- tamam ne barıyosun! alla alla ya, yedik sanki.. :p
genelde bu tür yazılarda nerede kalınır, nerede yenir içilir, nerelere gidilir başlıkları altında bilgiler vermek gerekir. ne yazık ki ben bu tür bir çalışma yapmadım. gittiğim, gördüğüm, yediğim-içtiğim şeyleri anlatmak biraz daha mantıklı geldi hep. bir gün yolunuz irlanda'ya / dublin'e düşerse bir mail atın bana. ne yapalım diye sorun. işte o zaman belki birkaç tavsiyem olur size. şimdilik sadece dublin ile alakalı biraz bilgi vermek sanırım en doğrusu olur.
temple bar sokaklarıdır dublin'i dublin yapan. kutsal bilgi kaynağında da bahsedildiği üzere dublin'in nevizadesi. günün neredeyse her saati capcanlı. insanlar sokaklarda canlı müzik yapar. elinde bira olmayan insan görmek biraz zor. akşamları daha da bir güzel havası var elbet. aynen nevizade gibi..
sadece içmek için değil elbet irlanda pubları. buralarda size irlanda tarihi anlatılır çalınan müziklerle. duyulan her irish müziğinde bir kahraman edasıyla kaldırır kadehini her irlandalı. hakılıdır da, özgürlük onun kanında dolaşır. kalkan her kadeh, aslında bir başkaldırışın nişanesidir.
trinity colloge'e gidilir mesela. yüzüklerin beyefendisi'nin de tarif ettiği gibi içerisinde top oynanacak muhteşem mekanlar var. (yazar burada küçükken top oynadığı yeşilliklere gönderme yapıyor)
opsss! bu biraz asfaltlı olmuş :/
hah bu daha iyi oldu :)
bu gruptur favorim. sanırım 15-20 kişi kadarlardı. ellerinde büyükçe bir cd çalar, yanlarında şampanyaları dans etmekteydiler. içlerinde yaşlı bi' amcamız vardı ki hele; uzatsa elini, kalk dese kalkar dans ederdim o kadar. açaydı kollarını gitme diyeydi.. tamam sustum :p
ben yakından baktım bu abinin çizimine, gerçekten de başarılı..
sanatsal kaygı babında bir fotoğraf olması için koydum yoksa başka bir niyetim yoktur sevgili okur. düşün o kadar da açık sözlüyüm. beni pamuklara sarmalar sararım, yaparım bunu. hatta pamukta fasulye yetiştiririm. saçmalarım mütemadiyen..
normalde iskoçya'da görmeye niyetlendiğim; ancak irlanda'da da karşıma çıkınca dayanamayıp fotoğraflarını çektiğim etekli-entel iskoç erkekleri. kabul etmeliyim ki o etekler çok rahat olmalı :/
sanatsal kaygı dedim ağzıma tıktılar lafı. sokağın köşesini döndüm karşımda böyle bir manzara. sokak çekimi dicem; ama biraz daha farklı gibi sanki. hanım kızımız çeşitli pozlarla kendini objektiflerin o sonsuz dünyasına bırakıveriyor (büyük laf ettim sanırım burda).
pardon burda :p
tamam tamam burda. işin suyunu çıkartmadan irlanda hakkındaki ilk yazımı bitirme vaktidir efendim. yakın zamanda gelecek iki ya da üç yazı daha var. onları desteklemeyecek bir o kadar da fotoğraf elbet. dediğim gibi nereye gidilir, nerede kalınır gibi detaylı bir yazı değil bu. isteyen olursa elimden geldiği kadar yardımcı olmaya çalışırım. hostel olsun, pub olsun biraz birikim sahibi oldum tabi. aslında daha çok uzmanlık alanım olan uçak bileti konusunda yardımcı olmayı isterim.
- londra > dublin uçak biletini 4 € gibi bir fiyata bulduğum için olsa gerek uğur değil mi?
- evet öyle de alfonso sen nerden çıtkın? bi dakika ya! alfonso..
(bkz: salak yemin ederim gerizekalı bu çocuk ya)
to be continued..
(eskiden tgrt'de "x files" dizisi olurdu cuma geceleri. en güzel yerinde bu yazı çıkardı, sinir olurdum. nasıl oluyormuş diye bi' denemek istedim. hihi..)
temple bar sokaklarıdır dublin'i dublin yapan. kutsal bilgi kaynağında da bahsedildiği üzere dublin'in nevizadesi. günün neredeyse her saati capcanlı. insanlar sokaklarda canlı müzik yapar. elinde bira olmayan insan görmek biraz zor. akşamları daha da bir güzel havası var elbet. aynen nevizade gibi..
sadece içmek için değil elbet irlanda pubları. buralarda size irlanda tarihi anlatılır çalınan müziklerle. duyulan her irish müziğinde bir kahraman edasıyla kaldırır kadehini her irlandalı. hakılıdır da, özgürlük onun kanında dolaşır. kalkan her kadeh, aslında bir başkaldırışın nişanesidir.
trinity colloge'e gidilir mesela. yüzüklerin beyefendisi'nin de tarif ettiği gibi içerisinde top oynanacak muhteşem mekanlar var. (yazar burada küçükken top oynadığı yeşilliklere gönderme yapıyor)
opsss! bu biraz asfaltlı olmuş :/
hah bu daha iyi oldu :)
bu gruptur favorim. sanırım 15-20 kişi kadarlardı. ellerinde büyükçe bir cd çalar, yanlarında şampanyaları dans etmekteydiler. içlerinde yaşlı bi' amcamız vardı ki hele; uzatsa elini, kalk dese kalkar dans ederdim o kadar. açaydı kollarını gitme diyeydi.. tamam sustum :p
ben yakından baktım bu abinin çizimine, gerçekten de başarılı..
sanatsal kaygı babında bir fotoğraf olması için koydum yoksa başka bir niyetim yoktur sevgili okur. düşün o kadar da açık sözlüyüm. beni pamuklara sarmalar sararım, yaparım bunu. hatta pamukta fasulye yetiştiririm. saçmalarım mütemadiyen..
normalde iskoçya'da görmeye niyetlendiğim; ancak irlanda'da da karşıma çıkınca dayanamayıp fotoğraflarını çektiğim etekli-entel iskoç erkekleri. kabul etmeliyim ki o etekler çok rahat olmalı :/
sanatsal kaygı dedim ağzıma tıktılar lafı. sokağın köşesini döndüm karşımda böyle bir manzara. sokak çekimi dicem; ama biraz daha farklı gibi sanki. hanım kızımız çeşitli pozlarla kendini objektiflerin o sonsuz dünyasına bırakıveriyor (büyük laf ettim sanırım burda).
pardon burda :p
tamam tamam burda. işin suyunu çıkartmadan irlanda hakkındaki ilk yazımı bitirme vaktidir efendim. yakın zamanda gelecek iki ya da üç yazı daha var. onları desteklemeyecek bir o kadar da fotoğraf elbet. dediğim gibi nereye gidilir, nerede kalınır gibi detaylı bir yazı değil bu. isteyen olursa elimden geldiği kadar yardımcı olmaya çalışırım. hostel olsun, pub olsun biraz birikim sahibi oldum tabi. aslında daha çok uzmanlık alanım olan uçak bileti konusunda yardımcı olmayı isterim.
- londra > dublin uçak biletini 4 € gibi bir fiyata bulduğum için olsa gerek uğur değil mi?
- evet öyle de alfonso sen nerden çıtkın? bi dakika ya! alfonso..
(bkz: salak yemin ederim gerizekalı bu çocuk ya)
to be continued..
(eskiden tgrt'de "x files" dizisi olurdu cuma geceleri. en güzel yerinde bu yazı çıkardı, sinir olurdum. nasıl oluyormuş diye bi' denemek istedim. hihi..)
30 fikre tercüman olmuş:
birinci tekil..
gerçekten de çok içten bir yazı olmuş bu. elinize yüreğinize sağlık.sanırım bir kaç yazı müjdesi daha verilmiş.bu heyecan verici.yolunuz açık olsun..
harika fotolarla ve içten anlatımınla seni görmek güzeldi FKH :))
bendeniz ; huysuz eylül ;)
iyi gecelerrrr
Belki diğer yazılar birşeye benzer :)
N.Narda
oooooo.....
gez gez biter mi bu dunyaaaa.....
@gaia yalnız
üçüncü çoğuldan yeğdir.
@yolcu
teşekkürler. umarım diğer yazıları da beğenirsiniz. teşekkürler..
@ayılana gazoz-bayılana limon
teşekkürler eylül :) bu arada bloğunu beğendim takipteyim..
@N.Narda
umarım dediğin gibi olur :) beğendiremedik demek ki bu sefer :p
@tipsy
ben de bitsin diye uğraşıyorum zaten. bitene kadar devam. yılmak yok..
o değil de ben en çok alfonso'nun akıbetini merak ettim fkh.
@hypnos
inan ki ben de tam olarak bilmiyorum şuan ne yapıyor. havalimanında bir masanın üzerinde durmaktaydı en son. inşallah iyidir :)
gezinin resmi sponsoru Guiness :)
@GregorSamsa
şahsen hayatımın geri kalanına sponsor olsa hayır demem gregor :) o kadar güzel..
hayat sana güzel diyesim geldi, diyim mi?
o etekler ne kadar rahat olursa olsun yakışmıyor erkeklere. bunuda demiycektim ama dedim.
alfonsoyu getirmeliydin diyorum birde :D
@Syhn
de tabi :) hayat ne güzel böyle :p
etekleri merak ediyorum yalan yok. ne kadar yakışmasa da giycem bi' gün. belki bir daha ki iskoçya seferinde..
alfonso için üzgünüm ne yazık ki gelmedi kendisi. ısrar ettim yok dedi. al dedi git dedi çocuklarınla birlikte dedi :)
ah dublin ah ağzımın suları aktı :D
@4uwithu
şahsen gitmeden benim de öyleydi. şimdi daha çok akmaya başladı :) hele dur daha yazılacak çok yazı var. bu sadece dublin, bütün irlanda var sırada..
bekliyorum :D
Keyifli ve hoş bir seyahat olmuş. Gönül ister di ki daha uzun bir yazı olsun, tadı damağımızda kaldı yani.
Yollar yolcuları bekler, "yolda olmak" güzel :)
@Kemal Kaya
teşekkürler Kemal. ama daha bitmedi irlanda macerası.daha yazacak çok şey var :) öyle hemen bitirmem ben bu irlanda'yı..
İrlenda çok güzel ama sende bi okadar güzel anlatmışssın ellerine sağlık.Şu an hayatım da görmek istediğim,en merak edip beğendiğim ülke İrlanda.Eğer gitme fırsatım olursa senden bilgi edinmeyi çok isterim.
@barış
selam barış, elbetteki yardım etmek isterim. gidiş-dönüş-kalacak yer vs. her türlü konuda yardıma hazırım. umarım bir gün görme şansın olur; çünkü gerçekten de çok güzel bir ülke. teşekkürler..
Don Kişot'a benzetiyorum seni onun gibi tek başına, deli ve çılgınsın. Kaybedecek hiçbir şeyin yokmuş gibi. Beni de alırmısın yanına fazla da bir şey istemem sadece ihtiyacım var hayeller kurmaya :)
Sevgiyle...
ah ya. bu aralar o kadar yoğun çalışıyorum ki rahat rahat okuyamadım daha. çok güzel ama, çok çok güzel.
bir de sorum olsun. makinen ve kullandığın lensler hakkında bilgi alabilir miyim bir de?
pardon ya, şimdi anladım mantığı. sorumu geri aldım :) teşekkürler.
@satine
cevap vermiyim dedim ama içim elvermedi :) ben nikon D700 kullanıyorum. lenslerde 24-120 ED VR II ve 50mm f/1.8.. D700 fx bir makine olduğundan telefoto lenslere pek ulaşamıyorum. fiyatları çok pahalı malum. yazıyı beğendiğin içinde çok teşekkürler. okunmak çok güzle..
Merhaba. Şu an ingilteredeyim. Ya şaka mı yapıyorsun 4€'a London>Dublin uçak bileti mi buldun? Hayretim şaştı yeminlen.Bana da bu konuda yardımcı olur musun? Dublin'e gitme planım var da.
@Bircan
selam Bircan. elbette şaka yapmıyorum. Aer Lingus Havayolları ingiltere'den irlanda'ya uçmanın en kolay yolu. londra'nın iki havalimanından kalkıp dublin'e inen uçuşları mevcut. şuan kontrol etmedim lakin; web sitesinden kontrol edersen eminim ucuz bilet bulabilirsin. emin değilim şuan için o kadar ucuz bilet var mı ama takip etmek lazım. easyjet ve muadili havayollarından da bilet bulunabilir. dediğim gibi ben giderken o fiyata aldım. vergilerle birlikte 18€'yu bulmuştu (bu benim için pahalı bi bilet demek)
tarihler konusunda bi' fikrin varsa ugurgucarslan(at)gmail(nokta)com adresine bi' mail at. daha fazla yardımcı olmaya çalışıyım :)
görüşmek üzere..
Şimdi kontrol ettim yok öyle ucuz bir bilet.En uygunu 100GBP diyor. Ben biraz daha araştırayım bu konuyu. Resmen bedavaya gitmişsin insanda şans olmasın. Ne yaptın sen böyle hadi dürüst ol. Bileti ayırırken gerçek adını "sutyen kullanmayan memeli hayvan" mı dedin :) o zaman hak veririm.Pes ediyorum şimdiden. Sendeki seksapel isim bende yok :)
@Bircan
bak işte. yahu ben nickimi sadece iş arkadaşlarımın bildiğini sanıyordum :/ demek ki az çok bilinmeye başlanmış. dediğim gibi her zaman olmayabilir dediği fiyat. pes etme bence araştır. cidden bulabilirsin.
bu arada kanıtlamak için biletin görselini koymak istedim :) tax'ler biletin 3 katı..
> [bilet: http://i.imgur.com/I4JIm.jpg ]
Ben inanmamazlık yapmamıştım zaten. Öncesin de adının vahşi cazibesini kabul edip "doğrudur" diyip pes etmiştim:) Bakacağım/araştıracağım bilet için.
Öyle bir nickin olursa dedikodularla efsane olursun tabi.Valla aslında tamamen bedavaya alman gerekirdi ya milletin acemiliğine ver :)
şu kış vakit bu sıcacık yazı çok iyi geldi.
croke park ve hürling hakkında bir yazı okudum bugün.
ilginç geldi.
bu kadar büyük bir spor mu orda? 80.000 kişi ne demek maçlarda. inanılmaz
http://abcspor.com/hurling-2000-senelik-bir-irlanda-gelenegi/
Yorum Gönder
hani duşa girersin de su ısınana kadar geçen süre içinde yaşadığın üşüme vardır ya?
hahh işte o anlarda aklına takılan bir yorum olsun..