meğer irlanda'nın ata sporu "hurling" oluyormuş ve ebedi istirahatgahı "croke park" stadyumu böyle bir yermiş

.

dünya nüfusu futbol üzerinde konuşup dursun, insanlar halen geçmişlerine ait sporları yapmaya ve bunu yine geçmişlerine saygı olarak devam ettirmeye devam ediyor. bu ülkelerin başında da irlanda geliyor elbette. geçmişine ve özgürlüğüne ne kadar bağlı bir ülke insanının, tarihi niteliğindeki bu ata sporuna sahip çıkması da bunun en güzel örneklerinden biri. bu spor hakkında bir çok insanın fikir sahibi olmadığına eminim. olanlarında; "eurosport'ta bi' iki kere denk gelmiştim" demesine de aşina olduğumu belirtmek isterim. yaptığım irlanda seyahatinde ziyaret etme fırsatı bulduğum croke park stadyumunu size anlatmak istedim. ama bundan önce hurling neymiş, nasıl oynanırmış ona bi' bakmak lazım;

hurling;
çok hızlı bir spor olmasının yanında esas olarak gal futbolu ile beraber irlanda'nın milli sporudur. ülke nüfusunun yarısından çoğu her yıl düzenlenen hurling organizasyonunu takip eder. irlanda dilinde "iomanaichot" veya "iomaint" olarak adlandırılan hurling, herkesin rahatlıkla oynayabileceği bir oyun değildir. rakibin durdurulması ya da bariz bir şekilde engellenmesi yasaktır. 15 kişiden oluşan takımlar, topa ya da "sliotar" adı verilen özel hurling topunu kazanmaya ve rakibin kalesine sokmaya ya da "hurley" olarak bilinen ellerindeki eğimli çubuğu kullanarak direğin üstünden atmaya çalışır.           (@wikipedia.com)
şeklinde genel bir tanımı yapılabilir. kurallarına bakmak gerekirse;
oyun 30 dakikalık iki devre halinde oynanır ancak; şehir takımları arasındaki maçlarda 35 dakikadır. eşitlik sağlanırsa 10 dakika uzatma olur. oyuncular hurleylerini pas vermek, şut atmak, yerde sektirmek veya topu yakalamak için kullanabilir. topa ayakla vurabilirler ama; elleriyle yerden alamaz, fırlatamaz, ellerinde tutarak 5 adımdan fazla atamazlar. yere değmeden üst üste üç kez tutamaz veya elden ele pas veremezler.        (@wikipedia.com)
@irishconcrete.ie
eğer sporla biraz alakanız varsa ve eğer irlanda'ya, özellikle de dublin'e gittiyseniz, croke park'ı ziyaret etmenizi tavsiye ederim. normalde insanları haftasonları üzerinde formaları ile görürseniz takip edin onları, emin olun sizi bu maçlarından birine götüreceklerdir. stad şehrin merkezine çok yakın. aslında bu stadın irlandalıların özgürlük mücadelesinde büyük bir önemi var. 1920 yılında bir gaelic football (hurlingin sopasız, el ve ayakla oynanan hali. topu normal futbol topuyla neredeyse aynı boyutta) karşılaşması sırasında sahaya giren ingiliz askerleri, tarihte bloody sunday olarak geçen ve sabahında irlandalı asillerce öldürüldüğü iddia edilen 14 ingiliz istihbarat ajanı için seyircilere ateş açmış, bunun sonucunda da biri oyuncu yine 14 kişiyi öldürmüşlerdir. bu yüzden de irlandalılar için bu stad büyük önem taşır. konuyla alakalı bir video..

maç olmadığı günler stadı ziyaret edip müzesini ve stadın içini gezebilir, hatta sahaya bile inebilirsiniz. 





stada giriş, müzeyi gezmek tamamen ücretsiz. stada girdikten sonra sizi gruplar halinde maç sonu basın toplantılarının düzenlendiği basın odasına alıyorlar ve croke park ile alakalı güzel bir video izletiyorlar. videodan sonra ekranda gördüğümüz abimiz -ki internetteki birçok fotoğrafta bu abimiz yer alıyor. sanırım yetkili bi' abi- size az sonra yapacağınız gezi hakkında küçük bir bilgi veriyor.


bu bilgilerden sonra sizi oyuncuların stada geldiklerinde, soyunma odalarına gitmek için kullandıkları büyük koridorlara götürüyor. bu sırada da size yine stadla alakalı bilgiler devam ediyor. bu arada sol taraftaki duvarda asılı devasa hurling sopalarına dikkat..


sonrasında tabi ki soyunma odaları. (bundan önce ispanya'da fc barcelona, atletico madrid ve real madrid; italya'da da roma'nın stadlarını ve müzelerini gezmiş, maçlarını izlemiş gibisi olarak diyebilirim ki; gerçekten de çok güzel bir soyunma odası) bu oda gelen misafirler için ayrılmış olsa da, gezi rehberimiz bütün soyunma odalarının aynı olduğunu söyledi. görüldüğü üzere odada bir çok takımın forması var. bunlar irlanda ulusal hurling liginde -GAA- mücadele eden takımların formaları;


dünyada binlerce futbol takımı var. dünya futbol liglerinde kaç tane olduklarını bilmiyorum lakin; her sene kendileri için bir sürü forma üretiyor forma üreticileri tarafından. onlara gönül vermiş taraftarlar için bunlar birer gurur sembolü oluyor haliyle..


bende gönül verdiğim takımın formalarını alıyorum, ben de onu sırtımda gururla taşıyorum. yalnız şunu itiraf etmem gerekir ki şuana kadar böyle güzel formalar görmedim. dizaynları ve renkleri gerçekten de inanılmazdı. şunu da söylemeden edemicem. endüstriyel futbolun yükselişi her ne kadar engellenemez bir şekilde devam etse, bilet fiyatları insanların alamayacağı hale gelse de buna insanların dur diyememesi çok ama çok garip. bunu söylememin nedeni burada satılan formalar. gerçekten de çok pahalılardı. bu belki de benim finansal durumumdan kaynaklı. tam da emin olamadım şimdi.. 

sosyal mesajlardan -belki de benim maddi sorunlarımdan- sonra sahaya çıkma vakti;


dediğim gibi gruplar halinde geziyorsunuz stadı. gruplarda 15-20 kişi arasında değişiyor. eğer okul gezisi filan varsa daha kalabalık oluyor haliyle. anlayacağınız küçük bir çocuk ordusu :) allahtan onlar varsa diğer misafirleri o gruplara dahil etmiyorlar. 


gruplardan birini bu fotoğrafta görmektesiniz. buradan onlarla ilgilenen okul görevlilerine sabır diliyorum. başarıları daim olsun. bana bulaşmasınlar, akıl uslu yapsınlar gezilerini. cici şeyler..


gezi sırasında şunu farkettim. insanlar gittikleri ülkelerde kendi ilgi alanlarıyla alakalı şeyleri görmenin yanında, oranın halkına sorup öğrendikleri ve kalabalığın yöneldiği yere doğru gitmeyi de adet edinmiş. yani italya'ya sadece müze gezmek için giden biri kalabalığa karışıp kendini roma-lazio maçında bulabilir. hakeza ispanya'da da böyle. ingiltere'yi hiç saymıyorum zaten..


buna yaş ortalamasını da eklemem lazım sanırım. çünkü insanlar böyle tarihi bir stadı (evet bunu bir stadyum için söyledim) görmek için ülkelerinden kalkıp geliyorlar irlanda'ya. bu sırtından gördüğümüz adamı unutmayın. aşağıda onu stadın koltuklarında yalnız başına oturmuş hüzünlü şekilde stada bakarken göreceksiniz. emin olun bize bir şeyler anlatmaya çalışıyor..


müzesi olan ve size stadı gezme imkanı sunan bütün stadlarda olduğu gibi çimlere çıkmanıza izin verilmiyor. yedek oyuncuların ve teknik heyetin oturduğu kulübelerin orada durabiliyorsunuz. "taraftarın sahaya inmesi" ritüeli de bu şekilde gerçekleşmiş oluyor..


burada da yetkili abimiz stadla ilgili bilgileri vermeye devam ediyor. sürekli fotoğraf çektiğim için dikkatlice dinleyemedim ne yazık ki. bir de abimiz irlandalı olduğundan aksan konusunda ne yazık ki farklı detaylara kapılıyoruz. yalnız bu fotoğrafta görülüyor ki benim haricimde herkes olaya ciddi şekilde vermiş kendini. uyuyakalmış bebeğimiz hariç :)


fanatik olmak değil de, bir formayı gururla taşımak diyelim buna. stadı gezerken her yerini görmek için girip çıkmadığı delik kalmadı bu yumurcağın. takımına duyduğu sevgi belki de stadını gezmekle daha da artacak. belki ilerde onu sahada da görme imkanımız olur..


stadın kapasitesi 82 bin kişi. genellikle hurling maçlarına ev sahipliği yapan bir stadyum için gerçekten de muhteşem bir sayı bu. ayrıca şunu da belirtmek gerek. stad sadece hurling maçlarına ev sahipliği yapmıyor. gaelic futbolu da oynanıyor stadyumda.


bu iki sporun dışında oynanan ilk farklı spor müsabakası fransa ile oynanan rugby maçı; yıl 2007. irlanda bu maçta yeniliyor; hemen sonrasında ingilizlerle bir maç yapıyorlar ve sonuç; irlanda galip..


farklı spor müsabakalarının da oynanacağı görülünce 2008 avrupa kupaları grup eleme maçları da oynandı bu stadda. böylece irlanda tarihine duyduğu saygıyı devam ettirirken, aynı zamanda da yeni dünya düzenine ayak uydurmayı başarmış..


endüstriyel futbol konusundaki fikirlerimi yukarıda belirttim. insanların bazen varını yoğunu verip gittikleri maçların bilet fiyatları, takımlarının yöneticilerini memnun etti hep. hiç bir taraftar, onların karşısına geçip onlara yaptıkları transferler için hesap soramadı. tepkileri bazen aşırıya kaçsa da, her zaman tribünde açtıkları pankart ve tezahüratlarda kaldı bu haykırışları..


croke park için bir sporseveri mutlu eden en büyük şey ise yukarıda yakındığım bilet fiyatları. croke park'da maç izlemek isteyen bir sporsever, maçı izlemek için ödeyeceği bilet fiyatını tribüne göre seçmiyor. çünkü bu stadda izlenen bütün maçların bilet fiyatları aynı!


yani dünyanın her yerinde kapalı tribün olarak nitelendirdiğimi tribünlerin fiyatlarının, kale arkası olarak nitelendirilen tribünlerden pahalı olduğu herkesin malumudur. ancak bu croke pak için geçerli değil. yani staddaki bütün bilet fiyatları aynı. ister kapalı tribünden alın, ister açık tribünden bütün biletler aynı ücret. hatta yetkili abimizin dediğine göre eğer şanslıysanız, maçı klüp başkanının yanında bile izleyebilirsiniz..


bu adamdan yukarıda bahsetmiştim, bize bir şeyler anlatmak istiyor diye. aslında bahsettiğim buydu. kendisiyle konuşma fırsatım olmadı lakin; ingiliz askerlerinin irlandalı vatandaşları öldürdüğü tribüne baktığında başını önüne eğip düşünmesi, sanırım neyi anlatmak istediğinin kanıtı gibiydi..


bu arada şu bilgiyi de atlamamam lazım. 2012 yılının sonuna doğru stadın üzeri tamamen kapanacak. stad gezisi sırasında da misafirler stadın üzerinden ve tam ortasından geçen bir platformla stadı tepeden görme imkanı olacak. bu sanırım dünyada bir ilk olacak. eğer irlanda'ya gitme planlarınız varsa bunu 2012 yılının sonuna getirin. çünkü bir stadı, hele de böyle bir stadı tepeden görmek inanılmaz bir duygu olacaktır..


stad bir çok loca ile çevrili. bu fotoğrafta onlardan birinin içi. gerçekten de lüks ve modern. dünyadaki benzerlerine bakacak olursak fiyatı çok yüksek değil. zaten ödenen ücretlerle localar ya 5 ya da 10 yıl süre ile sahibine kiralanıyor. şunu da söylemek gerekir ki şuan için önümüzdeki 15 yıl boş loca yok :)


tahmin edildiğinden fazla takım var irlanda'da. bunlar kasaba takımları ve ondan da küçük köylerde yer alan takımlar. onlara saygı olması açısından ve çoğu tarih olması açısından hepsinin ismi ve amblemleri stadın girişindeki bu duvarda asılı.


her zaman olduğu gibi burada da gelen misafirler için hatıra nesneler satan bir mağaza var. burada alışveriş yapmak mümkün. formalar ve küçük objeler var. anahtarlık ve buna benzer şeyler. gelmişken param nasip olsun diyenler için biçilmiş kaftan. fiyatlar da o kadar uçuk değil..



işte böyle efendim croke park'a yaptığım gezi sırasında gördüklerim. eğer spor konusunda ilginiz varsa ve irlanda'ya yolunuz düşerse buraya uğramadan dönmeyin. eğer şanslıysanız da bir maça denk gelirsiniz. bu da işin kaymağı olur..

unutmadan;

"güzel futbolcu golden sonra tribüne koşandır.."





8 fikre tercüman olmuş:

biletçi dedi ki...

peki biletler nasıl ve nereden satılıyordu?

FKH dedi ki...

@biletçi

biletler hakkında ( http://www.gaa.ie/tickets-and-merchandise/tickets/ ) bilgiye ulaşabilirsiniz. selam&sevgi

Aygülce Blog dedi ki...

fırsatım olduğu anda gezip göreceğim ülkelerden biri, önerilerinizi not ettim.

ozgurr dedi ki...

önümüzdeki ay kısmetse dublin'de olacağım ama gerek hurling gerekse gaelic football için sezon dışı dönem. birde 2007 yılına kadar cricket, rugby ve futbol gibi ingiliz sporlarına kesinlkle izin verilmiyordu ama muhtemelen rugby ve futbol stadı olan landsdowne road'un (şimdiki aviva stadium) yenilenme çalışmaları nedeniyle bu konuda yumuşamışlar.

ozgurr dedi ki...

mayıs 2015 itibariyle müze 6 euro, müze+rehberli tur 12,5 euro.

FKH dedi ki...

ozgurr cok sagol!
guncel bilgi harika oluyor. peki catisini kapatmislar mi?

ozgurr dedi ki...

kapanmamıştı hala. birde aviva stadı gerçekten harika onu da ekleyeyim.

ozgurr dedi ki...

6 eylülde tekrar dublin'deyim. killkenny-galway finaline denk geliyor. umarım bilet sıkıntı olmaz.

Yorum Gönder

hani duşa girersin de su ısınana kadar geçen süre içinde yaşadığın üşüme vardır ya?

hahh işte o anlarda aklına takılan bir yorum olsun..